22 Mayıs 2009 Cuma

güney azerbaycan istiklal



KARABAĞ
küçük çocuğun elma gibiymiş yanakları
bir kızın rüzgarda uçuşuyormuş saçları
yeni güne merhaba diyormuş tomurcuk çiçek
çeşme başında dedikodu yaparmış kadınlar
beklerken su sırasını.
şiir değil buraya kadarı,gözbağcılık.
şairlik değil bunlar hepten yalancılık.
çocuğun yanaklarını oydular süngüleriyle.
benzin döküp yaktılar kızı,saçları mı kalır.
çayırlar çimenler kızıl kan.
çeşme başındaki kadınların başına gelenleri
demeye dilim varmaz ,anlatamaz insan.
yılan desem ne zehirli yılanlar görmüş bu topraklar
yılan değil üzerinde iblis geziniyor sanki
karabağda dolaştıkça ermeni
tiksintiyle ürperiyor toprağın teni
akrepleri çıyanları tanıyın
işte şiir bu süssüz püssüz
fakat gıcır gıcır pırıl pırıl bir ayna
sahte şiir sahtekar şair
karşısında çırıl çıplak kalır
cehennem ateşi gibi gerçeği yazmak
okuyanın canı yanarsa yansın
söndürmek için bu yangını
maksat birşeyler yapmak.
dua ile secde etmek değildir
yalnızca tanrıya tapmak.
ona ibadettir verdiği
yurda sahip çıkmak
vatan toprağı söyledi
ben sadece yazdım.
kör değilseniz okursunuz.
ya da ben size okurum körseniz.
çağırın gelirim fakat,
hem kör hem sağırsanız,
yani kısacası,
verilen nimete nankörseniz,
elimden bir şey gelmez.....

Murat Darga

www.kurtmeydani.blogspot.com

Güney Azerbaycan'a İstiklal

Fars'ın ne işi var yurdumda,
Anamın döşeğinde el yatar gibi.
Eli bağlı,dili bağlı oturmanın acısı,
Yüreğime bin mızrak batar gibi.
Murat Darga
istiklal dünya Türklüğü için bir gün mutlaka.....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder